Skip to main content
AES Innovation TÜRKAK Akrediteli A Tipi Muayene Kuruluşudur.

Jeneratör Periyodik Kontrolleri | Genel Bilgi

Denetimler, jeneratör sisteminin belirlenmiş olan etkinliğinin kontrol edilmesi ve güvenilir olarak çalışmaya hazır halde tutulması için ana şartlardan biridir.Denetimi yapanın elinde varsa, jeneratör için gerekli olan, tasarım kriterleri, tasarım açıklamaları ve teknik resimler gibi dokümanları kapsayan bir jeneratör tasarım raporu hazır bulunmalıdır.Jeneratörü denetleyenin elinde ayrıca, varsa daha önce yapılmış olan jeneratör bakımlarına ve denetimlerine ait raporlar mevcut olmalıdır.Güvenli bir kurulum yapmak için jeneratöre uygun yer seçmek kurulum işlemin en önemli bölümüdür. 

“Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik: Madde 66-

(1)          Bir mahal içerisinde tesis edilen birincil veya ikincil enerji kaynağı olarak jeneratör kullanılan bütün bina ve yapılarda aşağıdaki tedbirlerin alınması şarttır:

    1. a) Jeneratörün kurulacağı odanın duvarları, tabanı ve tavanı en az 120 dakika süreyle yangına dayanabilecek şekilde yapılır.
    2. b) Jeneratörün içinde bulunacağı odanın bina içinde konumlandırılması halinde; bir yangın halinde çıkan dumanların ve sıcaklığın binadaki kaçış yollarına sirayet etmemesi ve serbest hareketi engellememesi gerekir.
    3. c) Jeneratörün ana yakıt deposunun bulunacağı yer için, 56 ncı maddede belirtilen şartlara uyulur.

(2)          Jeneratör odalarından temiz su, pis su, patlayıcı ve yanıcı sıvı ve gaz tesisatı donanımı ve ekipmanları geçirilemez ve üst kat mahallerinde ıslak hacim düzenlenemez.”

  • Yeterli Temiz Hava Emiş,
  • Yeterli Sıcak Hava Atış,
  • Uygun Egzoz Gazı Atışı
  • Teraziye Alınmış Beton Kaidenin Yapılması ya da Terazide Olan Beton Alanın Belirlenmesi,
  • Olumsuz Hava Koşullarından Korunma, (Güneş, Tipi Şeklinde Yağmur ve Kar Yağışı, v.b.)
  • Olumsuz Çevre Koşullarından Korunma, (Aşırı toz, Rutubet, Nem, v.b.)
  • Servis Hizmeti Sağlanabilmesi İçin Jeneratör Çevresinde Asgari 1 er mt. Genişliğinde Boşluk Bırakılması,
  • Jeneratörün Olası Montaj Alanından Çıkartılma İhtimaline İstinaden Giriş Kapısı Genişliğinin Tasarlanması.
  • Montaj alanında, zemin kaplaması, yağ akıntısı gibi durumlarda, kayma ve düşmeye bağlı iş kazalarına mahal vermeyecek türde seçilmelidir.
.              ‘Kurulum açık alanda olacaksa jeneratör setini dış hava şartlarına karşı korunması için kabinli tip jeneratör kullanılması gerekmektedir.Jeneratörler toprak, bina, çelik konstrüksiyon, platform gibi zeminler üzerine yerleştirilebilir. Jeneratör setinin beton kaide üstüne oturtulması, en çok tercih edilen bir uygulamadır. Beton kaide,Jeneratör setinin ağırlığına dayanacak şekilde tasarlanmış olmalıdır. Yükseklik 200-300 mm olmalıdır. Jeneratörün çevresinde 250mm. den daha geniş alan bırakılmaması gereklidir.Jeneratör montaj zemininin, statik ağırlığında ve artı olarak motorun çalışmasından kaynaklanan her turlu dinamik kuvvete dayanmalıdır. Seçilen zemin alanında zaman zaman su birikintisi olma olasılığı varsa, Beton kaide yüksekliği riskin boyutuna göre yükseltilmelidir.Yetkisiz kişilerin jeneratör mahalline girişleri önlenmeli. Jeneratörlerin denetimlerinin zaman aralıkları aşağıdaki kriterlerle belirlenmelidir:
  • Yapı tesisinin veya korunan bölgenin sınıflandırılmasına göre, özellikle ortaya çıkacak zararlardan doğacak etkiler göz önüne alınarak,
  • Koruma sınıfına göre,
  • Yerel çevre koşullarına göre; örneğin korozif atmosferik çevrede, denetimler daha kısa zaman aralıkları ile yapılmalıdır,
  • Her bir jeneratör elemanının yapılmış olduğu malzemeye göre,
  • Jeneratörün bileşenlerinin bağlandığı yüzeyin tipine göre.
  • Jeneratörler, en azından her yıl gözle denetime tabi tutulmalıdır. Elektrik kesintilerinin fazla olduğu yapılarda, tesislerde daha sık gözle kontrol yapılabilir.
  • Jeneratörler; yük değişimlerine cevap verebilmek ve frekansı kontrol edebilmesi gerekir. Bu mekanizma motor ve alternatör özelliklerinden dolayı kompleks yapıdadır ve yalnızca jeneratörün özelliklerine bağlı olmayıp, alternatör cevap hızının dönme ataletine ve yükün frekans değişimlerine bağlıdır.
  • Motor, hızlı yanıt veren bir jeneratöre sahip olmanın yanı sıra yüke göre ayarlanmış ve doğru boyutlandırılmış olmalıdır.
  • Jeneratörün voltaj regülatörü jeneratörden daha hızlı tepki göstermemelidir.
 jenerator_fotoğrafJeneratör Periyodik Kontrolleri ile İlgili Yönetmelikler ve Standartlar
  • 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında 25.04.2013 tarih ve 28628 sayılı Resmî Gazete ‘de yayınlanan İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği gereği tesiste bulunan teçhizatların yılda bir kez topraklamalarının ölçülerek raporlanması zorunludur. Ayrıca 21.08.2001 Tarih ve 24500 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliği’nin 7.ve 10.maddeleri gereğince topraklama zorunlu hale getirilmiştir. Ek P bölümü gereği tesislerin periyodik kontrolüne göre,
  • 25.04.2013 tarih ve 28628 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği Ek – III Tablo-3: Tesisatların periyodik kontrol süreleri ile kontrol kriterleri gereğince; jeneratör tesisatı kontrolleri periyodik olarak belirtilen süre ve 15.10.2016 tarihli TS EN ISO 8528-13 standardı kriterleri ile Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliği hususlarına göre,
  • 19/04/2006 tarihli ve 26144 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi Ve Yönetimi Yönetmeliği gereğince; çevresel gürültü ve çevresel titreşim esaslarına göre,
  • Dolaylı dokunmaya karşı koruma olarak tanımlanan gövde topraklamaları (pano, makina, konteyner vb.) için Elektrik Tesislerinde Topraklamalar Yönetmeliği, TS EN 60364-4-41 standardı ve Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği içerisinde sınıf değer tayin edilmemiştir. Topraklama tesisatının ve korumanın kanıtı olarak düşünülerek; TS EN 62305-3 standardı ve API 2003 standardı içerisinde 10 Ω sınır değerinin altında olmayan topraklama tesislerinde ilave topraklama yapılması gerekliliği çerçevesinde dolaylı dokunmaya karşı korumaya ilişkin denetlenmelidir.

Jeneratör Seçim, Bakım ve Periyodik Kontrol Kılavuzu; jeneratör kullanım alanları, seçim kriterleri, bakım ve periyodik kontrollerine ilişkin güncel bilgileri özetlemektedir.

                                                                                               AES-Jeneratör Seçim, Bakım ve Periyodik Kontrol Kılavuzu Kapak

Periyodik Kontrol, Bakım ve Akreditasyon Şartlarında Neler Değişti?

6331 sayılı «İş sağlığı ve Güvenliği Kanunu» uyarınca çıkarılan ve 25.04.2013 tarih ve 28628 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren «İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği» iş yerlerinde bulunan iş ekipmanlarının kullanımı ile ilgili sağlık ve güvenlik yönünden uyulması gereken asgari şartları belirleyen ve  20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamına giren tüm işyerlerini kapsayan İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği; 18.02.2022 tarih ve 31754 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 4. revizyonu gerçekleşmiştir.

İşbu çalışma; İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği kapsamında gerçekleştirilen periyodik kontrollerdeki tanımları ve 18.02.2022 tarihinde gelen değişiklikleri özetlemektedir.

 

Topraklama Tesisi Ölçümleri | Genel Bilgi

Elektrik tesisleri hayatımıza geniş ölçüde girmiştir. Bugün artık elektrik  enerjisinden yararlanmadan yaşamanın kolay olmadığını söyleyebiliriz. Elektrik enerjisi sayılamayacak kadar çok yerde işimizi, normal şartlarda  kolaylaştırırken, yalıtım bozuklukları insanlar ve diğer canlılar için tehlike doğurabilir.
Bu tehlike “ Elektrik Çarpması ” olarak adlandırılır. Yalıtım bozuklukları yangınlara da yol açabilir.
İnsanların ve diğer canlıların elektrik çarpması olayı etkisinde kalmaları için vücutlarının iki ayrı noktasının farklı elektriksel potansiyellerde olması ve bu sebeple üzerlerinden akım geçmesi gerekir.
Bir kişinin gerilim altındaki tesis bölümlerine dokunması doğrudan veya dolaylı yollardan olabilir. Doğrudan dokunmaya karşı alınan önlemler yapısal ve mekanik önlemler  ile  yalıtma olarak özetlenebilir.
Topraklama; Elektrikli işletme araçlarının (generatör, transformatör, motor, kesici, ayırıcı, direk, aydınlatma armatürü, buz dolabı, çamaşır makinası v.b.) aktif olmayan (normal işletmede gerilim altında olmayan) metal kısımlarının bir iletken üzerinden toprakla birleştirilmesidir.
Toprakla bağlantı çeşitli şekillerdeki topraklayıcılarla (toprak elektrotları) yapılır.
Topraklama -şekil
Topraklama başlıca üç amaçla yapılmaktadır.
1. Koruma topraklaması
İnsanları tehlikeli dokunma gerilimlerine karşı korumak için işletme araçlarının aktif olmayan metal kısımlarının topraklanmasıdır. (Normal şartlarda gerilim altında olmayan kısımlar)
2. İşletme topraklaması
İşletme akım devresinin, tesisin normal işletilmesi için topraklanması. (Aktif kısımların topraklanmasıdır. Normal şartlarda gerilim altında olabilen kısımlar)
3. Fonksiyon topraklaması
Bir iletişim tesisinin veya bir işletme elemanının istenen fonksiyonu yerine getirmesi için yapılan topraklamadır.
Yıldırım etkilerine karşı koruma, raylı sistem topraklaması, İletişim tesisleri işletme topraklamasıdır.
  

Yıldırımdan Korunma Sistemi Ölçümleri | Genel Bilgi

Doğadaki hava koşullarını, yıldırım boşalmalarını önleyebilecek derecede değiştirme yeteneğine sahip aygıtlar ve  yöntemler yoktur. Yapılara, yapıların yakınına veya yapılara bağlı hizmet tesisatlarına isabet eden yıldırımlar, insanlar, yapılar, yapıların içindekiler ve  hizmet tesisatları için tehlikelidir. Yıldırım, heyecan verici ve ilginç  olaylardan biridir. Dünya üzerinde değişik  coğrafi konumlarda, farklı sıklıklarda ve  genliklerde dakikada ortalama 1800 adet yıldırım oluşmaktadır. Örneğin, yerkürenin  kutuplarında yıldırım oluşmazken, ekvator  bölgesinde yılın birçok günü yıldırım oluşmaktadır .
Günümüzde yaygın olarak kullanılan yıldırıma karsı koruma sistemlerinin  performansları, teorik ve gerçekleştirilen deneysel çalışmalarla ortaya konmaya  çalışılmıştır. Fakat bu çalışmaların bir kısmında ticari kaygılar ağırlıklı olmuştur.
Yıldırım boşalmaları, büyük elektrot  açıklıklarında kanal teorisi ile açıklanır. Yıldırım boşalmalarına yol açabilen iletken kanalcıkların ve yüzeysel boşalmaların  başlaması için yerel elektrik alan şiddetinin yaklaşık 5 kV/cm değerini aşması yeterli  olabilmektedir
Bir bulutta, yük birikmesi sonucu, elektrik alan şiddeti yeteri kadar büyüdüğünde, bulutlar arasında, bulut içinde veya bulut ile yeryüzü arasında (yıldırım) boşalmalar oluşabilir. Kuleler ve benzeri, çevresine göre yüksek yapılarda, elektrik alan şiddeti belirli bir değere eriştiğinde, yukarıya  doğru gelişen yıldırımlar oluşabilir.
Yıldırımın kutbiyeti, dalga şekli ve akımının tepe değeri, yıldırımın karakteristik büyüklükleridir. Yıldırım boşalmalarının kutbiyeti negatif veya pozitif olabilir. Oluşan yıldırımların %70 -%90’ı negatif kutbiyetlidir. İnsanları, binaları, tesisleri ve donanımları  yıldırımın etkilerine karsı korumak amacıyla, yıldırım boşalmalarının kontrolü ve yönlendirilmesi, elektrik mühendislerinin yıllardır devam eden bir uğraşı alanı olup; konuyla ilgili araştırmalar, yıldırım boşalmasının kesin olarak tanımlanamayan bazı belirsiz yanları nedeniyle hala devam etmektedir.
Yıldırımdan korumada amaç, yıldırımın doğrudan ve/veya dolaylı etkilerini ortadan kaldırmak veya en aza indirmektir. Geçmişte, yıldırımdan korumanın amacı, yıldırıma karşı can güvenliğini sağlama ve  yangın önleme ile sınırlıyken; gelişen  teknoloji ve yaşam standartları, koruma olgusu ve kapsamını çok daha ileri noktalara getirmiştir.
Ancak, yıldırımın doğrudan ya da dolaylı etkilerine karşı mutlak koruma sağlamanın genellikle çok zor olduğu bilinmektedir. Örneğin, yıldırımdan koruma sistemine ya da yapının bir noktasına yıldırım düştüğünde, sistemin topraklama direnci ve  akımın değerine bağlı olarak, toprağa geçiş bölgesinde  ve yapının tamamında, tepe değeri yüz kilovoltlar mertebesinde gerilimlere ulaşabilen potansiyel çadırı oluşabilmektedir.
yıldırımdan korunma-şekil 
İLGİLİ STANDARTLAR ve YÖNETMELİKLER
Ülkemizde, yıldırımdan koruma ile ilgili bir yönetmelik bulunmamaktadır. Yoğun ve kapsamlı çalışmalarla hazırlanan, yıldırımdan korunma yönetmelik taslağı, ilgili bakanlık tarafından, Resmi Gazete’de yayınlatılmadığından, taslak düzeyinde kalmıştır.
Diğer taraftan, yıldırımdan koruma sistemleri ile ilgili olarak, güncel standartlar yayınlanmış olduğu halde, bunların uygulanma zorunluluğunun olmaması ve konu ile ilgili yönetmeliğin bulunmaması nedeniyle çok farklı  uygulamalarla karşılaşılmaktadır.
Örneğin TSE, konu ile ilgili eski standardı ve eklerini yürürlükten kaldırıp, IEC (Uluslararası Elektroteknik Komisyonu) standart dizisini yayınladığı halde, ilgili bakanlık, eski standardı  hala uygulanması zorunlu standart olarak kabul etmektedir.
Bakanlıkça uygulamada zorunlu tutulan bu  standart, radyoaktif yakalama uçlarını ve tesis biçimlerine ilişkin tanımlamaları (Madde 2.1.5.2.7) da içermektedir. Diğer taraftan, TS 622/1990- T1/Mart 2005 tadil standardı, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun 04.01.2000 tarih ve 104 sayılı yazısına dayanarak, Am-241 esaslı radyoaktif yakalama uçlarının pratikte net bir fayda sağlamadığı ve özellikle büyük şehirlerdeki radyoaktivite miktarının yüksek değerlere ulaştığı gerekçeleri ile ithalatına 31.03.2000 tarihinden itibaren izin verilmediği; ancak, tesis edilmiş olan bu tip radyoaktif yakalama uçlarının, ömürlerini tamamlayana kadar kullanılabileceğini ve yine Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun 2001/001 Genelgesi’ne dayanarak, Ra-226 esaslı radyoaktif yakalama uçlarının kullanımını  yasaklamış ve mevcut tesis edilen bu tür yakalama uçlarının sökülmesini hükme bağlamıştır.
Ancak, bilindiği ve TSE’nin web adresinde de açıkça belirtildiği üzere Türk Standardları Enstitüsü’nün hazırladığı Türk Standardları, ihtiyari niteliktedir. İlgili Bakanlık, bir standardın, can ve mal   güvenliği, çevre korunması v.b. konuları açısından önemli olduğu ve tarafların bu standarda uyması gerektiği kararına varırsa, söz konusu standardı bir tebliğ ile Resmi Gazete’de yayınlatarak zorunlu uygulamaya koyabilmektedir. Bu standartların uygulanmasında kontrol ve denetim ilgili Bakanlığın yetki ve sorumluluğundadır. Bu şekilde zorunlu uygulamaya konulmuş bir standart revize edildiğinde veya yerine bir başka standart hazırlandığında, Türk Standartları Enstitüsü, bunu ilgili Bakanlığa bildirmektedir. Söz konusu, standart/standartların zorunlu uygulamaya konulması ve eskilerinin zorunluluğunun iptali de tamamen Bakanlığın yetki ve sorumluluğunda olmaktadır.
Nitekim, TSE’nin https://www.tse.org.tr/ web adresinde, TS 622/Aralık 1990, TS  622/1990 – T1/Mart 2005 ve TS IEC 61024-1-1/2002 standartlarının TSE tarafında iptal edilmiş olduğu, ancak TS 622/Aralık 1990 standardının, ilgili Bakanlıkça zorunlu uygulamada tutulduğu belirtilmektedir (erişim tarihi: 29.09.2011). TSE tarafından yayınlanıp yürürlüğe giren seri standardın birinci bölümü, yapıların,  bunların tesisatlarının, içindekilerin ve insanların, yapılara bağlı hizmet tesisatlarının yıldırımdan korunmasında  izlenmesi gereken genel ilkeleri ikinci bölümü, toprağa düşen yıldırım çarpmalarından dolayı yapılarda veya hizmet tesisatlarında meydana gelen risklerin değerlendirilmesi, üçüncü bölümü bir yapının, yıldırımdan korunma sistemiyle fiziksel hasara karşı korunması  ve koruma sisteminin yakınında oluşan dokunma ve adım gerilimlerinden dolayı  canlılara vereceği zararın önlenmesi ile ilgili kuralları , dördüncü bölümü de  bir yapıda bulunan elektrik ve elektronik sistemler için yıldırım elektromanyetik darbesinin sebep olduğu kalıcı arızalara karşı riski azaltma olanağı sağlayan korunma önlemleri sisteminin tasarım, tesis, muayene bakım ve deneyi ile ilgili bilgileri kapsamaktadır. Serinin, TSE tarafından henüz yayınlanmayan, beşinci  bölümü de bir yapıya bağlı hizmet tesisatlarının (temel olarak elektrik ve telekomünikasyon hatlarının) hasarlarını ve arızalarını azaltmaya yönelik olarak alınması gereken önlemleri tanımlamaktadır.
Bu standart serisi, özet olarak, Franklin çubukları ve Faraday kafesinden oluşan klasik koruma sistemini tanımlamakta,eşpotansiyel kuşak oluşturmanın ve akım/gerilim darbelerine karşı koruma düzenleri kullanımının gerekliliğine vurgu yapmaktadır.
  

Katodik Koruma Ölçümleri | Genel Bilgi

Korunacak metali oluşturulacak bir elektrokimyasal hücrenin katodu haline getirerek metal yüzeyindeki anodik akımların giderilmesi işlemidir.
Korozyon olayı bu iki reaksiyonun bir arada yürümesi ile gerçekleşir. Elektronlar anottan katoda doğru metal üzerinden akar ve katot reaksiyonu anottan gelen bu elektronları kullanarak yürür.
Katot reaksiyonu için gerekli elektronlar dış kaynaktan verilecek olursa, anot reaksiyonu ile elektron üretilemez. Bu durumda anottaki korozyon olayı durmuş olur.
Metale dıştan uygulanan akım ile verilen elektronlar, metal yüzeyinde yürümekte olana anodik reaksiyonları tam olarak durdururken, katodik reaksiyonun hızını da arttırır. Anot reaksiyonu artık korunmakta olan metalin yüzeyinde değil, katodik koruma devresinde bulunan anotta yürür. Korunmakta olan metal yüzeyi artık tam olarak katot olur.
katodik koruma şekil
DIŞ AKIM KAYNAKLI KATODİK KORUMA
Dıştan, bir trafo redresör aracılığı ile doğru akım uygulanır.
(-) uç metale, (+) uç anoda bağlanır.
Akım şiddeti korunacak metalin yüzey alanına ve metalin içinde bulunduğu ortamın koroziflik derecesine bağlıdır.
GALVANİK ANOTLU KATODİK KORUMA
Korunacak metal yapıya kendinden daha aktif bir metal bağlanarak galvanik hücre oluşturulur.
Katodik koruma devresinden akım geçebilmesi için anot ve katot arasında devre direncini yenebilecek kadar bir potansiyel farkının olması gerekir.
Galvanik anottan çekilen akım, galvanik anodun açık devre potansiyeli ile devre direncinin büyüklüğüne bağlıdır.
  

İç Tesisat Kontrolleri | Genel Bilgi

KESTİRİMCİ BAKIM
Güç kullanan veya ileten tüm ekipmanlar ısınırlar ve kızılötesi enerji (ısı) yayarlar. Uzaktan ölçüm cihazları olan termal kameralar nesnelerin yaymış oldukları bu görünmez kızılötesi enerjiyi (ısıyı) algılayarak elektronik sinyale dönüştürdükten sonra, kamera ekranında termal görüntü şeklinde gösterirler.
Termal kamera ölçümleri esnasında sistemlere herhangi bir müdahale söz konusu olmamakta ve ölçümün tamamı sistemin normal çalışmasına devam ederken yapılmaktadır.
Endüstriyel tesislerde termal kameranın bakım amacıyla kullanılması son derece etkin bir Kestirimci/Koruyucu Bakım sağlamanın yanı sıra söz konusu işletmelerdeki potansiyel tehlikeleri belirleyerek yangın ve diğer riskleri azaltmakta böylece emniyetin artmasını sağlamaktadır.
Tesislerin elektrik ve mekanik sistemlerinde uygulanan termal kamera ölçüm çalışmaları, çıplak gözle görülmesi mümkün olmayan problemli elemanların kolaylıkla ve anında tespit edilmesini sağlayarak beklenmedik duruşları önlemektedir. Bu durum, işletmenin hem bakım planlarının daha iyi yapılmasını hem de üretim kayıplarının azalmasını sağlamaktadır.
Termal kamera ile denetleme yeni veya revize edilmiş sistemlerin kabul testlerinin daha güvenli yapılmasını da sağlamaktadır. Sistemin yeni olması sorunsuzdur anlamına gelmemektedir. Sistemin sorunsuz kabulü için yapılacak ölçümler önceden zayıf bağlantı yerlerin, izolasyon kaçakların, aşınmış noktaların, çatlakların, yağlama sorunların veya daha sonra problem çıkarabilecek yerlerin tespitini sağlamaktadır.
Termal kamera ölçümü ile tesisteki enerji kayıplarının fazla olduğu noktalar da tespit edilerek onarılmakta ve enerji tasarrufu sağlanarak maliyetler azaltılmaktadır.
İşletmelerde termal kamera ölçümünün yapıldığı başlıca noktalar;
Elektrik Panolarında
Transformatör, Motor ve Pompalarda
Şalt Sahasında
Şalter, kontaktör, kesici ve sigortalarda
Enerji kablolarında
Mekanik Sistemlerde
Buhar hatları ve vanalarda
HVAC Sistemlerinde
Motor yataklarında
Bina, çatı ve yalıtımı yapılmış sistemlerin izolasyon kontrollerinde
Fırın yüzeylerindeki aşırı sıcak noktaların tespitinde kullanılmaktadır.
 iç tesisat ölçümleri  

Harmonik ve Enerji Analiz Ölçümleri | Genel Bilgi

 İnsanoğlunun yaşamında enerji gereksinimi her zaman varolmuştur. Çok çeşitli enerji türleri içerisinde bugüne kadar en çok kullanılan enerji, insan yaşamına sağladığı katkılar nedeniyle elektrik enerjisidir. İnsanoğlu tarafından sürekli kullanılmakta olan bu enerji türünün bazı problemleri de halen aşılamamış görünmektedir. Örneğin, elektrik enerjisi ekonomik olarak depolanamamakta ve kullanım esnasında kalitesi tamamen güvence altına alınamamaktadır.Günümüzde elektrik enerjisine olan talepteki artış, daha güvenilir ve daha kaliteli bir enerji kavramını ortaya çıkarmıştır. Bu konu elektrik mühendisliğinde ”Güç Kalitesi” veya “Elektrik Enerji Kalitesi” olarak yerini almış, üzerinde yapılan çalışmalarla öneminden söz ettirmiştir.Şekil 1.1. Klasik elektrik enerjisi üretim, iletim, dağıtım ve tüketim sistemiTüm alanlarda olduğu gibi elektrik enerjisinde de toplam kalite çok önemlidir. Enerji kalitesine yaklaşım üretici, iletici, dağıtıcı ve tüketici firma arasındaki bir ekip çalışması ile sağlanabileceğinden, her birinin sorumluluklarını bilmesi ve yerine getirmeye çalışması gerekmektedir.Elektrik enerjisi bir ürün olarak değerlendirilmeli ve belirli kalite kriterlerini sağlamalıdır. Enerji ve sistem kapasitesinin optimum kullanılmasını sağlamak için, enerji kalitesi problemleri giderilmeli ve kalitesizliğe neden olan problemler kaynağında çözülmelidir. Bozucu etkiler üretim, iletim, dağıtım ve tüketici girişlerinde kaydedilmelidir. Sistemde kalitesizliklerden dolayı elde edilen veriler uzmanlar tarafın-dan analiz edilmelidir.Kaliteli bir elektrik enerjisi sağlayabilmek için;•enerjinin sürekliliği (kararlı hal),•gerilim ve frekansın sabitliği,•güç faktörünün bire yakınlığı,•faz gerilimlerinin dengeli olması,•akım ve gerilimdeki harmonik miktarlarının belirli değerlerde kalmasıgibi bir takım kriterlerin göz önüne alınması gereklidir.Enerji kalitesinin ekonomik etkisi göz ardı edilemeyecek seviyededir. Avrupa Birliği ülkelerinde yapılan bir araştırmada, elektrik enerjisi kalite problemlerinin endüstride ve ticari alanlarda meydana getirdiği zararın yılda 10 Milyar Euro olduğu tahmin edilmektedir. Kalite problemlerinin giderilmesi için yapılan harcamalar ise tahminen bu rakamın %5’i civarındadır.Enerji kalite çalışmalarında bir takım tanımlamalar ve standart değerlerin bulunması kaçınılmazdır. Enerji kalitesi ile ilgili sınırlayıcı bir standardın olmaması durumunda, elektrik enerjisi üreticisi ve tüketicisi arasında kabul edilen kaliteli enerji tanımında farklılıklar görülebilmektedir. Güç kalitesi, tüketici odaklı olan bir konudur ve bakış açısı olarak son kullanıcı temel alınmalıdır. Bu yüzden, güç kalitesi için şu ifade kullanılabilir: Gerilim, akım veya frekans değişimleri, tüketicinin donanımında arızaya veya kötü işletmeye yol açtığında güç kalitesi problemi ortaya çıkar. Bir başka deyişle, güç kalitesi sorunu “Kullanıcı aletlerinin yanlış veya hiç çalışmamasına neden olacak gerilim, akım ve frekanstaki değişmeler” olarak tanımlanabilir.  Şekil 1.2. Şekilde görülen nedenlerden dolayı son kullanıcının enerji kalitesinde veya gerilim kalitesinde problem meydana gelebilir.  

Trafo Yağ Testi | Genel Bilgi

Büyük güç trafoları:
1-Trafonun giriş, çıkış ve yıldız noktası buşing bağlantı uçları açılır.
2-Trafonun yağ radyatörlerini soğutan fan motorları yerinden sökülür.
3-Yağ soğutucu radyatörlerine ait yağ vanaları kapatılarak vakum altında radyatörler yerinden sökülür.
4-Trafo Yağı içindeki nemi kurutan silika jel tanklarına ait yağ vanaları kapatılarak vakum altında yerinden sökülür.
5-TrafoYağı içindeki nem oranını gösteren silika jel tüpü yerinden sökülür.
6-Yağı genleşme tankı yerinden sökülür.
7-Trafo koruyucu röleleri(buholtz, diferansiyel, kontaklı ısı termometre yağ tankı içindeki ısıl röle)sökülür.
8-Akım trafoları yerinden sökülür.Nem,toz v.b almayacak şekilde koruma altına alınır.
9-Trafonun giriş,çıkış ve yıldız noktası buşingler yerinden sökülür. Nem,toz v.b almayacak şekilde koruma altına alınır.
Önemli:3.üncü,4.üncü,5.inci,6.cı,7.inci,8.inci,9.cu,10.cu maddelerde yazılı elemanlar yerinden sökülme sırasında trafo içine nem girmeyecek şekilde tedbir alınır.(delik ölçülerine göre kör flanş takılır).
10-Gerilim kademesini değiştiren kontaktör tankı içindeki yağ boşaltılır.
11-Trafo yağı numunesi alınır.(kimyasal ve delinme gerilim testi) yapılır.
12-Trafo tankı içindeki yağ boşaltılmadan trafonun ısıtılması gerekir.onun için trafo içindeki yağ seviyesi15-20 cm indirilir.
13-Trafo tankı içindeki yağın ısıtılması gerekir.
a-Trafo giriş buşinglerinden DC akım uygulamakla yapılır.(uygulanacak akım trafo sargı akımından büyük olmamalı)
b-Trafo alt vanası ve üst vanası arasına vakum pompası bağlanarak trafo yağının kendi üzerinde sirküle edilir.
14-Trafo içindeki yağı boşaltmak için trafonun alt vanasının üzerine vakum pompası bağlanır pompanın çıkışı yağ boşaltılacak temiz tanka bağlanır.
15-Trafonun üst bölümünde hava alma cıvatası açılarak trafo içindeki yağ boşaltılır.
16-Trafo çanının sökülmesi programı yapılır 16-20 saat içinde çanın açılması ve primer, sekonder sargılarının bağlantı uçlarının kontrol edilmesi ve uygun tork’la sıkılması işi tamamlanarak trafonun çanının kapatılması.Çalışmalar sırasında trafonun toz, nem yabancı cisime karşı tedbir alınması.
17-Trafo üzerinden sökülen elemanların bakımı trafo (talimatı,katalog,proje değerleri)dikkate alınarak yapılır ve sırası ile yerine montajı edilir.
18-Trafonun primer sekonder sargılarının yalıtım direnci ve sargı dirençleri ile transformasyon oranları ölçülür.
19-Koruma rölelerini testleri yapılır.
20-Trafo ile ilgili yazılanlar sadece ana hatlarını ifade eder.bakım talimatları katalog,proje değerleri,daha önceden yapılan bakım protokolleri dikkate alınarak işler tamamlanır.
  

Asansör Kontrolleri | Genel Bilgi

Resmi Gazete Tarihi: 18.11.2008 Resmi Gazete Sayısı: 27058
ASANSÖR BAKIM VE İŞLETME YÖNETMELİĞİ
Yıllık kontrol
MADDE 10 – (Değişik:RG-5/11/2011-28106)
(1) Asansörün piyasaya arz edildiği tarih itibarıyla ilk yılın sonunda, devamında ise yılda en az bir kere olmak üzere, her asansörün yıllık kontrolü yapının bağlı bulunduğu ilgili idare tarafından, A tipi muayene kuruluşuna yaptırılır.
(2) Yıllık kontrol faaliyetlerinin yürütülmesine yönelik A tipi muayene kuruluşunun belirlenmesi aşamasında, yapının bağlı bulunduğu ilgili idarece gerekli duyurular yapılır ve başvurular alınır.
(3) İlgili idarece alınacak başvurular neticesinde A tipi muayene kuruluşunun yeterliliği; sahip olduğu akreditasyonun kapsamı, periyodik kontrol ve muayene konularını kapsayacak şekilde düzenlenmiş olan mesleki sorumluluk sigortasının uygunluğu, bünyesinde tam zamanlı olarak çalıştırdığı muayene şefi ve muayene personeli sayısı, periyodik kontrol ücreti ve periyodik kontrolde kullanılmak üzere hazır halde tutulan teçhizatın genel durumu gibi kriterler dikkate alınarak incelenir.
(4) Yapılan incelemeler neticesinde belirlenen A tipi muayene kuruluşu ve ilgili idare arasında imzalanacak görevlendirme sözleşmesi ile A tipi muayene kuruluşuna asansörlerde yıllık kontrol işi için yetki verilir ve kamuoyuna gerekli duyurular yapılır.
(5) A tipi muayene kuruluşu ile ilgili idare arasında imzalanacak olan protokolde öngörülen sözleşme süresi boyunca, A tipi muayene kuruluşunun akreditasyonunun ve mesleki sorumluluk sigortasının sürekliliği sağlanır.
(6) Mesleki sorumluluk sigortasının sürdürülmemesi, akreditasyonun askıya alınması veya iptal edilmesi durumlarında, ilgili idare tarafından A tipi muayene kuruluşunun yetkisine son verilir ve gerekli duyurular yapılır.
(7) Yıllık kontrol raporunun tanzim ettirilmesinin takibine ve yıllık kontrol ücretinin karşılanmasına dair sorumluluk, asansörün bulunduğu yapıdaki bina sorumlusuna aittir.
(8) Yıllık kontrol faaliyetleri kapsamında bina sorumlusundan talep edilecek yıllık kontrol ücreti, ilgili idare tarafından tespit ve ilan edilir.
(9) Yıllık kontrol, asansörün bakımını üstlenen asansör monte eden veya onun yetkili servisi nezaretinde gerçekleştirilir.
(10) Yıllık kontrol aşamasında asansörde oluşabilecek hasarların tazmini, A tipi muayene kuruluşunun mesleki sorumluluk sigortasından karşılanır.
(11) A tipi muayene kuruluşunca verilecek olan muayene raporu üç nüsha olarak tanzim edilir ve ilgili idarede, bakım yapan firmada ve bina sorumlusunda birer nüshası muhafaza edilir.
(12) Bina sorumlusunca yıllık kontrolüne izin verilmeyen asansör, A tipi muayene kuruluşu tarafından yapının bağlı bulunduğu ilgili idareye bildirilir ve yıllık kontrolü yaptırılıncaya kadar hizmet dışı bırakılması sağlanır.
(13) Yıllık kontrol neticesinde, asansörün çalışmasında can ve mal güvenliği açısından bir tehlike söz konusu ise, asansörün çalışmasına can ve mal güvenliği sağlanıncaya kadar izin verilmez. Buna rağmen, asansörün çalıştırılmasından bina sorumlusu sorumludur.
(14) Yıllık kontrolün yaptırılıp yaptırılmadığının denetiminden ilgili idare sorumludur.
(15) Asansörde meydana gelebilecek bir kaza sonrasında, yıllık kontrol tekrarlanır.
(16) Yıllık kontrol faaliyetine ilişkin istatistiki bilgiler ilgili idarece kayıt altına alınır ve Bakanlığa açık tutulur.
  

Muayene Dokümanları

MUAYENE HİZMETLERİ | GENEL BİLGİLER

                                                                                              Harmonik Ölçüm – Ovasan
ASANSÖR KONTROLLERİ                                                                TRAFO YAĞ TESTİ                                                  HARMONİK VE ENERJİ ANALİZ ÖLÇÜMLERİ
 
                                                             Lightning Protection and Grounding » Volts.Ge
 İÇ TESİSAT KONTROLLERİ                                                    KATODİK KORUMA ÖLÇÜMLERİ                                 YILDIRIMDAN KORUNMA SİSTEMİ ÖLÇÜMLERİ
 
IEC 60417 - 5017, Earth; ground                                                           jenerator_fotoğraf                                  İş Ekipmanları-Görsel
TOPRAKLAMA TESİSATI ÖLÇÜMLERİ                         JENERATÖR PERİYODİK KONTROLLERİ              Periyodik Kontrol, Bakım ve Akreditasyon Şartlarında Neler Değişti?
  

İLETİŞİM

Teknopark Ofis : Yenişehir Mah. Ulubatlı Sok. KKÜ Teknopark 1.Ar-Ge Binası No:30/24 Yahşihan / KIRIKKALE

Telefon: +90 850 532 7189

E-Posta: info@aesinn.com